Sinema

En iyi 20 film finali

12.07.2008

İngiliz The Times gazetesi E.T.’den Casablanca’ya kadar "en iyi finale sahip" 20 filmi seçti.


20- Se7en
David Fincher, 1995
‘Kutudaki kesik kafa’ gerçekten de insanı donduracak kadar dehşetli ve unutulmaz bir finaldi.

19- Blair Witch Project Daniel Myrick, Eduardo Sanchez, 1999
Heather’ın son video görüntüleri –ki filmin afişinde de kullanılan görüntü buydu- korkunun ve dehşetin gerçek yüzüydü

18- Akıl Defteri Christopher Nolan, 2000
Leonard’ın
amnezyak bir şekilde intikam peşinde koşması onu seri katile
çevirmiştir. Ve bu eylemlerini sürekli tekrarlayarak hayatına devam
edecektir. Kendimizi ona ‘sempati’ duyar halde buluruz.

17- Maymunlar Gezegeni Franklin J Schaffner, 1968
Meğerse
orası bizim dünyamızmış ve bütün o felaketler bizim dünyamızda
gerçekleşmiş. George Taylor (Charlton Heston) acı ve öfkeyle haykırır:
“Sizi manyaklar! Mahvettiniz her şeyi! Lanet olsun! Allah hepinizin
belasını versin”

16- Esaretin Bedeli Frank Darabont, 1994
Umutsuzluğun
ve haksızlığın en üst düzeye ulaştığı bir hayatın bile bir Meksika
plajında mutlu sona ulaşabileceğini düşünmek güzel bir final.

15- Rüzgar Gibi Geçti Victor Fleming, 1939
Scarlett
O’Hara (Vivien Leigh) kocası Rhett Butler (Clark Gable) tarafından terk
edilirken “Samimi olarak söylüyorum sevgilim, umurumda değil!” lafını
da yemiştir. Gene de yıkılmaz. Gözünden bir damla yaş akarken “Onu geri
getirmenin bir yolunu bulacağım. Yarın yeni bir gündür.” diyecektir.

14- Doctor Strangelove Stanley Kubrick, 1964
Vera Lynn’in ‘We’ll Meet Again’ şarkısı eşliğinde o patlamaları izlerken Kubrick bize son darbesini indirir.

13- Les Diaboliques Henri-Georges Clouzot, 1955
Amerikan
versiyonunu boşverin. Siyah-beyaz orijinal Fransız filminde banyo
küvetinden kalkan ve bu görüntü karşısında kadının kalp krizine
geçirmesine neden olan o sahne, şeytani planın başarısının da ispatıdır.

12- Oz Cadısı Victor Fleming, 1939
Uzaktaki diyarların dayanılmaz cazibesine karşın Dorothy “Ev gibisi yoktur” diyecek ve kaderini böylece belirlemiş olacaktır.

11- Thelma ve Louise Ridley Scott, 1991
Susan
Sarandon’ın gazı kökleyip arabayı uçuruma sürdüğü final sahnesinde
içimiz acır ama bir yandan da pişmanlık duymaksızın ve muzaffer bir
şekilde ölüme giden bu kızlara saygı duyarız.

10- Altıncı His M. Night Shyamalan, 1999
Filmin
anlamını veren sahne zaten finaliydi. Crowe kendisinin de bir hayalet
olduğunu öğrenir ve biz seyircilere bu finalin yaratılmasındaki dehaya
hayran olmaktan başka yapacak bir şey kalmaz.

9- Olağan Şüpheliler Bryan Singer, 1995
Verbal
Kint (Kevin Spacey) hikayenin büyük bölümünü kendisi uydurmuştur, o
Kalman Söze’nin kendisidir. Ve sadece ‘çenesini ve aklını’ kullanarak
serbest kalmayı bilmiştir.

8- İtalyan İşi Job Peter Collison, 1969
Otobüsle
kaçış iyi bir fikirdi, ta ki geçirdikleri kaza sonucunda kayaların
ucuna savrulana kadar. Ve finali getiren o müthiş cümlede bir ipucu
vardı: “Dayanın çocuklar, bir fikrim var..”

7- Bazıları Sıcak Sever Billy Wilder, 1959
Mükemmel
bir komedi filmine mükemmel bir final. Jack Lemmon peruğunu fırlatıp
“Ben bir erkeğim!” diye haykırınca Osgood’un verdiği cevap sinema
tarihine geçecektir: “Kimde mükemmel değildir.”

6- Tiffany’de Kahvaltı Blake Edwards, 1961
Manhattan’da
sağnak yağmur altında Audrey Hepburn’un Holly Golightly karakteri
umutsuzca kedisini aramaktadır çünkü o kedi kalbini aşka kapatmadığının
bir simgesidir. Ancak kediyi bulabilirse George Peppard’in
canlandırdığı fakir yazar Paul’le devam edebilecektir. En sonunda kedi
bulunduğunda bütün gözler yaşlıdır ve kedinin öfkeli görüntüsü bu sahne
içinde son derece komiktir de…

5- Chinatown Roman Polanski, 1974
Özel
detektif Jake Gittes (Jack Nicholson) aradığı bütün cevapları
öğrenmiştir ama Noah Cross’u (John Huston) durduracak gücü yoktur.
Ölümcül sahnenin etrafında kalabalık birikirken ona geri dönmesi
söylenir “Boşver Jake, burası Çin mahallesi..”

4- E.T. Steven Spielberg, 1982
Final
sahnesinde E.T. Elliott’ın alnına dokunur ve “Ben hep burada olacağım”
mesajını verir. Duygusallığın doruk yaptığı bir finaldir.

3- Casablanca Michael Curtiz, 1942
Bogart
hayatının aşkına sarıldığında birbirlerini bir daha görmeyeceklerini
hem onlar hem de biz seyirciler iyi biliriz. Böyle sert bir adamın inde
bu kadar yumuşak bir ruh olduğunu keşfetmek de bizi ayrıca yaralar.

2- Butch Cassidy ve Sundance Kid George Roy Hill, 1969
“Bir
an için başının belada olduğunu sandım” diyecektir Butch. Oysa fonda
çalan müzik yaklaşmakta olan felaketi haber vermektedir. Gene de final
sahnede görüntü bu iki adamın üstünde donar. Perde beliren cesaret ve
deliliğin mükemmel bir portresidir.

1- Carrie Brian De Palma, 1976
O
felaketten sağ kalan birkaç kişiden biri olan Sue (Amy Irving),
Carrie’nin taze mezarına gelir ve çiçek bırakır. Carrie’nin eli
topraktan çıkar ve onu yakalar. Dehşet verici bir kabustur bu, Sue
korkuyla uyanır. Ama bu kabus asla bitmeyecektir.

Bunları da Oku, Sorucam

Yorum Yok

Yorum Yaz