Müzik, Resim, Yazılım

Cockos Reaper

16.05.2014

Hacı DAW (Digital Audio Workstation) dediğin zaman aklına ne gelir? Şöyle en az 300-400 Mbyte Setup'ı olan, içinde bir sürü VST ve Synth ile gelen bir program tabisi ki ama duuur Cockos Reaper hiç de öyle bir program değil. Programın setup'ı 10 Mbyte bile değil! Hatta 32 Bit versiyonu 8 Mbyte! Sanırsın 64 Kbyte Compo'da yarışma var ama adamlar yapmış walla hacı.

Setup'ı bu kadar küçük olan bir program için ister istemez başlangıçta "Amatörler için basit bir program işte" diye düşünüyorsun ama adamlar döktürmüş be hacı. Programda bir DAW'dan beklediğin herşey var ve gayet güzel, sade bir arabirimle sunmayı başarmış adamlar.

Öncelikle programın fiyatından bahsedelim ki yıllardır müzik yapan ben, ilk defa bir DAW'a para verdim. Hacı programın personal kullanım için olan versiyonu 60 Dolar (İndirimli fiyat olarak geçiyor) ve commercial (ticari) versiyonu 225 Dolar. Şimdi işin acaip tarafı geliyor, commercial versiyonu ile discounted (indirimli) versiyonu arasında zerre fark yok! Birebir aynı programı 2 farklı fiyatta satıyor adamlar! Olm fiyat politikası şu şekilde : eğer müzik işinden yılda $20,000'dan az kazanıyorsan 60$'lık lisansı al ama müzik olayından sağlam kazanıyorsan da hakkımızı ver 225$'lık lisansı al. Walla ilk okuduğum zaman afalladım hacı böyle iş mi olur diye ama adamlar gayet samimi yapmış olayı helal olsun diyorum :)

Yılların FL Studio kullanıcısı olan ben geçen aylarda Ableton Live'a sarmıştım ve şimdi de Reaper hastasıyım. Peki neden Reaper diyecek olursan hacı açıklayalım... FL Studio'u tercih etmememin tek nedeni bok gibi bir event sistemine sahip olması. Event olayını halletseler zinhar başka DAW'a bulaşmam hatta yemişim diğer DAW'ları diye laflar ederim :) Abi bir event'i (automation olarak da bilinir) seçip taşıyamaz mısın ya? İlla kesecen ve ilgili yere kopyalıyacan. Ayrıca işi Event Editor'le yapıyorsan nerede hangi notaların kullanıldığını da göremiyorsun durmadan Piano Roll ile Event Editor arasında gidip geliyorsun bildiğin rezil bir kullanım ve işin garibi onca versiyon atladı program ama şu konuyu zerre geliştirmediler. Ableton Live'a gelirsek o bir çok yönden sağlam bir program ve FL Studio gibi "şu özelliği berbat" diyebileceğim bir tarafı yok lakin 2 monitor'de Ableton Live kullanırken benim en çok kullandığım kısım olan Piano Roll'u kullanmak müziğin ilerleyen kısımlarında sıkıcı bir hal almaya başlıyor. Hangi saniyeye gitmek istiyorsan tıklıyorsun piano roll'u açıyorsun, istemediğim monitorde açılıyor diğer monitordekine geçiyorsun, notayı değiştiriyorsun bu sefer oynama başlığı değişiyor onu tekrar istediğin yere alıyorsun falan bunları durmadan yapınca "yiter yeaaa!" diyor insan haliyle :) son olarak FL Studio ve Ableton Live'da herhangi bir customization yapamıyorsun herşey program sana nasıl sunuyorsa o şekilde yapılmak zorunda.

Gelelim Reaper'a... Abi bir kere program customization manyağı. Mouse click'lerinin hangi pencerede ne yapacağından tut, klavye'deki bütün kısayollar değiştirilebiliyor ve programda kullanılan bütün action'lar klavye tuşlarına veya midi controller'a bağlanabiliyor. Burada öyle basit bir customization'dan bahsetmiyorum aklına gelebilecek herşey özelleştirilebiliyor. Mesela Piano Roll kısmında mouse tuşları FL Studio'dan farklı olduğu için (örneğin sağ click seçim yapıyor ama FL Studio'da sağ click silme işlemi yapar) tek tek mouse action'larını değiştirdim ve şu anda FL Studio Piano Roll'da mouse ne yapıyorsa benim kullandığım Reaper Piano Roll'daki mouse da aynı şekilde çalışıyor. Bu FL Studio'da bahsettiğim automation olayı da gayet mis gibi çalışıyor sankim bir grafik programında vektörle uğraşır gibi uğraşıyorsun, istediğin yere taşı, istediğini seç, kes, biç ne istersen :)

Ayrıca programın görünümünü neredeyse baştan aşağı değiştirebiliyorsunuz ve bu da iconları ve fontları değiştirme tadında değil. Her kısım neredeyse baştan tasarlanmış kadar değişiyor. Piano Roll'daki nota renklerine kadar herşey değişebiliyor ki aşağıdaki ekran görüntüleri bu dediğimi biraz olsun açıklayabilir.

Hacı sonuç olarak Reaper resmen developer müzik programı olmuş. Tamamen kendine göre bir müzik programı yapıyorsun ve onu kullanıyorsun. Ableton Live'ın bir eksiği olan yalnızca kurulduğu mimarinin vst'lerini çalıştırabilme (64Bit kurduysan yalnızca 64Bit VST'ler çalışır) olayını da aşmışlar ister 64Bit ister 32Bit bütün VST'leri çalıştırabiliyor Reaper.

Benim gibi midi ağırlıklı çalışanlar için gayet süper bir program olmasının yanında audio dosyalarıyla çalışanları da tatmin edecek özelliklere sahip. Audio konusunda Ableton Live'ın eline su dökemez yalnız onu da belirtmek lazım :)

Reaper'ı geliştiren ekip forumlarında, e-maillerinde falan gelen önerileri çok kişinin istemesi durumunda programa eklemeye çalışıyorlar ve bu süper bir olay. Eksik gördüğün bir şey varsa veya şu özellik olsa ne güzel olur diyorsan giriyorsun bunu forumda yazıyorsun ve millet altına "ben de isterem" tadında yorumlar girebiliyor veya tartışıyorlar şu olsun bu olsun. Bunun sonucuna göre de developer'lar o özelliği eklemeye çalışıyorlar. İşin güzel tarafı durmadan gelişiyor Reaper ve durmadan hataları gideriliyor falan. Bu arada belirteyim satın aldığınız zaman sonraki 2 major versiyona kadar lisans almış oluyorsunuz. Yani şu anda 4.62 versiyonu var Reaper'ın ve ben 5 ve 6 versiyonlarını da satın almış oldum ama 7 versiyonu çıktığında lisansım bitmiş olacak.

reaper1reaper2 reaper3reaper4

Bunları da Oku, Sorucam

2 Yorum

  • Reply Cagatay 27.05.2014 at 00:12

    Program (Reaper) forum sitelerinde çok övülüyor ve çok stabil olduğunu da söylüyorlar. Fl Studio çok iyi ve gelişmiş bir program olsa da stabilite açısından kötü maalesef, Cubase ile karşılaştırdığımda bu fark gözüme çarpmıştı. O yüzden ileride ben de almayı düşünebilirim bu programı.

  • Reply Emre 15.09.2014 at 22:39

    7-8 sene stüdyo kaydında Reaper kullandım. Bir sürü demo kayıt yaptık. Hiç sorun çıkarmadı. Reaper candır…

  • Yorum Yaz